Şirket Kültürü Tabusu Yıkılıyor: İşte Yeni Nesil Şirketlerin Başarı Sırrı !
Gelişen ve değişen dünya düzeni her alanda olduğu gibi şirketlerin çalışma kültürünü de değiştiriyor ve şekillendiriyor. Her ne kadar soyut bir kavram olarak düşünülse de kültür aslında içinde bulunduğumuz her ortamda var. Kültür, başarının arkasındaki en önemli faktör; bu ister bir toplumun ister bir şirketin, isterse de bir insanın başarısı olsun. Bu noktada dikkate alınması gereken bir gerçek var ki bu kültüre sıkı sıkıya bağlı olmak değil, kültürü geliştirebilmek ve yeniden şekillendirebilmek.
Yakın zamanda kurulmuş olmasına rağmen hızlı gelişen ve geniş kitlelere ulaşabilen firmaların da aslında en büyük sırrı budur. Spotify ve Netflix eğlence sektörü denildiğinde akla gelen ilk isimlerden. Bu iki firmaya da baktığımız zaman bu başarılarının arkasındaki en önemli faktörün uyguladıkları şirket kültürü olduğu görülüyor. Peki nedir bu kısa zamanda bu markaları bu kadar geliştiren ve geliştirmeye devam eden şirket kültürü?
Aslında “şirket kültürü” kavramı bile oldukça yeni. Genellikle kültür, yıllar boyunca süre gelen, sıkı sıkıya bağlı olunan toplumsal değerler toplamı olarak tanımlanmakta ancak yeni nesil şirketler artık bu tabulaşmış tanımı değiştirmeyi amaçlamaktalar. Spotify ve Netflix’in şirket kültürlerine baktığımız zaman ilk kuralın “kuralsızlık” olması oldukça ironik çünkü kültür denildiği zaman akla genellikle bir dizi değer ve kurallar topluluğu geliyor.
Her iki markanın da esas amacı insanları eğlendirmek. Bilindiği üzere eğlenmek insanın en temel ihtiyaçlarından birisi. Hem Netflix hem Spotify bu amaçlarına öncelikle kendi içlerinde ulaşmaya çalışıyorlar ki bu çok doğru bir strateji. Bu stratejilerinde benimsedikleri birçok ilke var. Bunların en başında otonom birey kavramıyla çalışanlarını özgürce karar almaya teşvik ediyorlar. Bu yaklaşım ile hedeflenen geçmişten gelen “emir-itaat” sistemini değiştirmek. Artık yöneticilerin rolü yapılması gerekenleri söylemek değil, her aşamada çalışanlarıyla iletişim içerisinde olarak problemleri ve nedenlerini anlamak. Bu noktada çalışanlardan beklenen ise iş birliği içerisinde problemlere en uygun çözümü bulmak. Tabi ki bu yaklaşım aynı zamanda çalışanlar arasındaki ilişki ve iletişime de yeni bir boyut getiriyor. Hiyerarşik düzenin yerini daha çok takım çalışması, iletişim ve iş birliği kavramları alıyor. Çalışanlar takımlar şeklinde ana hedefe odaklanarak çalışıyorlar. Sistemin hızlı ve doğru ilerleyebilmesi açısından bilgilerin takımlar arasında paylaşılması önem kazanıyor. Bu paylaşım ilkesiyle de 8 şirket içi iletişim güçleniyor. Verileri doğru değerlendirmek uzun vadeli hedeflerin belirlenmesinde ve stratejilerin geliştirilmesindeki en önemli nokta. Aynı zamanda bu noktada risk alabilmek de büyük önem taşıyor. Her iki şirketinde bu noktada çalışanlarını risk almaya teşvik etmesi de başarılarının bir diğer ilkesi. Bu ilkenin temelinde de liderlerin çalışanlarına güven duyması yatıyor. Bu güven çalışanların motivasyonunu sağlarken aynı zamanda onların kendilerini geliştirmesinde de büyük rol oynuyor. Çalışanların böylelikle hem kendilerine hem de takım arkadaşlarına ilham kaynağı oluyor. Yapılan geri dönüşler de iyileşme ve yenilenme açısından çok önemli. Bu noktada çalışanlar hem şirket genelinde hem de takımlar içerisinde eleştiriye açık olmalı ve düşüncelerini özgürce paylaşabilmeliler. Profesyonel yaklaşım ve temel hedefe odaklanarak çalışmak çalışanlardan beklenen en temel özellik. Netflix bu noktada kendini aile bireyi olarak değil takım oyuncusu olarak görmeye vurgu yapıyor.
Sistemli bir çalışma düzenine sahip olmanın en büyük avantajı ise problemleri çözme konusunda zaman yönetimini doğru ve etkin biçimde yapıyor olabilmek. Esnek ve yeniliklere açık bir sistem kurduğunuzda karışıklıkları minimize edebilmek kaçınılmaz oluyor. Problemler karşısında çözüm odaklı olmak da ilerlemenin bir diğer adımı. Tüm bu ilkelerin altında yatan en önemli ilke ise şirket içerisindeki etkin iletişim. Yaratıcılığın yolu paylaşmaktan ve sosyalleşmekten geçiyor. Bu konuda her iki markanın da oldukça başarılı olduğunu kısa zamanda kaydettikleri ilerlemeden açıkça anlayabiliyoruz.
Sonuç olarak benimsenen kültür başarının anahtarıdır ancak kültürün benimsenmesi demek onu dar kalıplar içerisine sıkıştırmak değil aksine yenilemek ve herkes tarafından anlaşılır kılmaktır. Böylelikle kültür hem güçlendirilmiş hem de sürekliliği olan dinamik bir kavram haline getirilmiş olunur.
Kaynak: Harvard Business Review & Lighthouse