İşe Alımda Doğru Bildiğimiz Yanlışlar
Her alanda olduğu gibi işe alım da günden güne değişiyor ve gelişiyor. 10 sene önceki işe alım dinamikleriyle şimdikilerin arasında dağlar kadar fark var desek yeridir. Adayların öncelikleri, çalışma koşulları, işverenlerin kriterleri, işe alım danışmanlarının sahip oldukları yetkinlikler gibi birçok konu ekonomik ve sosyolojik gelişmelerle doğru orantılı olarak değişiklik gösteriyor.
LinkedIn yaptığı bir araştırmada “10 yıl önce işe alma konusunda doğru olduğuna inandığınız, şu anda doğru olduğuna inanmadığınız şey nedir?” sorusunu kıdemli işe alım danışmanlarına sormuş ve çarpıcı sonuçlar ortaya çıkmış. İşte o sonuçlardan derlediğimiz bazı başlıklar:
İyi bir işe alım danışmanı dışa dönük bir kişiliğe sahip olmalıdır.
Pek de doğru sayılmaz. Eskiden konuşkan ve dışa dönük bir kişiliğe sahip olmak belki iyi bir işe alım danışmanını olmanın özelliği olarak düşünülebilirdi ama şu anda iyi bir dinleyici ve analizci olmanız sizi iyi bir işe alım danışmanı yapıyor. İşe alım artık verilere dayalı bir meslek ve bu verileri iyi analiz eden de mesleğinde başarılı oluyor.
İşe alım danışmanları çalıştıkları pozisyonun gereksinimleri konusunda görüş belirtmemelidir.
Bu da bir diğer değişime uğrayan konu. Eskiden işe alım danışmanları çalıştıkları pozisyonun gereksinimleri konusunda görüş dahi belirtmeden istenilen ne ise o kriterlerde aday bulmaya çalışırlardı belki ama artık bu konuda yorumlarını belirtmekten kaçınmıyorlar diyebiliriz. Pozisyonu çalışan uzman olarak aranan yetkinliklerin o pozisyona uygunluğu ve istenilenle gerçekler arasındaki farkı gösterebilecek en yetkili kişiler olarak işe alım yöneticilerine olası bir karşı görüşü bildirmeleri ve sürecin yönünü değiştirmeleri artık çok olası.
İşsizlik, iş değişiklikleri ve özgeçmişteki boşluklar kötü performansın göstergeleridir.
Evet biliyoruz ki hala bu göstergeleri bir CV’de gördüklerinde adayı direk eleyen işe alım danışmanları var, ama eskisi kadar çok değiller. Artık daha hümanistik bir dönemdeyiz. Herkesin hayatında iniş çıkışları, geçirdikleri kötü dönemler ya da yaptıkları seçimler neticesinde yaşadıkları beklenmedik durumlar olabilir. Yukarıda bahsettiğimiz “iyi bir dinleyici” olmak da aslında burada devreye giriyor. Böyle bir durumla karşılaştığımızda karşıdaki adayı dinlemek belki de doğru eşleşmeyi yakalamamıza yardımcı olabilir, önyargılı olmamak gerekiyor.
İyi olmayan bir ücret paketi büyük yetenekleri işe almanın önündeki en büyük engeldir.
Bu da artık gerçekliğini yitirmiş bir inanış. İş hayatına başlayan yeni jenerasyonlar sayesinde artık ücret bir işi seçerken en önemli kriter olmuyor. Firmanın kültürü, çalışma şartları, sağladığı gelişim fırsatları, sunduğu kariyer yolu, yapılacak işin içeriği gibi birçok farklı konu artık teklif masasında yer alıyor.
Araştırma sonuçlarının tamamına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
https://business.linkedin.com/talent-solutions/blog/recruiting-tips/2020/things-recruiters-used-to-believe-but-do-not-anymore